Herkesin her şeyi bildiği sonucunda sorumluluğu başkasına attığı bir devir ve sosyal ortamda yaşıyoruz. Laf ebeliğiyle ömürler tükeniyor, nefisler değişmediği için hiç bir şey değişmiyor. İşte bu duyguların yazdırdığı öylesine…

Yüzüm belaya dönüktür benim, Çekerim üstüme düğmesi zindan üniformaları. Fitnesi yetkisinden menkul, Dikişi pamuk ipliği apoletlerin, Karıştırdığı dünyayı tutuyor parmaklarım. Gözlerim sabit, havayı dövüyor yumruklarım. İsyan ahlakının gölgesinde serinliyorum, Sıcaklık…

Din bezirganlığı üzerinden ülkenin geldiği yer içler acısı. Kafirin mümin, müminin kafir diye anıldığı topraklarda bu sonuç gayet normal. Biz her Ramazan Bayramı’nda Gazze’ye ağlarız. Belirli periyotlarda Doğu Türkistan’a, Çeçenistan’a…

OĞUL Sevdayı ürkütmeden götüreceğin ayakların, Nehirleri ıslatmadan akıtacağın yatakların, Sabaha kadar uyutmayan ninnilerin yanında, Kitabın tam ortasından, Sözün olsun davan oğul. Yeter ki acele etme, bekle güneşi Çek içine ışığı…

Yetimler ve öksüzler diyarı Anadolu’da bugün babalar günüymüş. Dünde anneler günüydü. Annesiz ve babasız o kadar çok çocuk var ki! Baktım literatüre, uluslararası anlamda kabul edilen bir öksüzler veya yetimler…